DEHB Öğrencilerinin Güçlü Yönleri
Dikkat eksikliği ve hiperaktivite bozukluğu (DEHB) yaşayan öğrencilerin ne gibi üstün yönleri var? Bu üstün yönler sınıf veya eğitim ortamında nasıl kullanılabilir? Konu ile ilgili Suna KAYMAK ÖZMEN'in "Okulda Dikkat Eksikliği ve Hiperaktivite Bozukluğu (DEHB)" adlı makalesinden bir bölüm:
"DEHB yaşayan öğrenciler okulda ve evde birçok sorunla karşılaşırlar. Bu öğrencilerin, öğretmenleri, akranları, sınıf arkadaşları, ebeveynleri, kardeşleri ve kendileri ile pek çok problemlerinin olduğu yadsınamaz. Davranış problemleri nedeniyle hemen sınıfın karıştırıcıları ya da oyun-bozanları olarak ilan edilirler ve böylece öğretmenler ve sınıf arkadaşları tarafından karşı taraf olarak algılanırlar. Bunun yanı sıra diğer insanların sözsüz işaretleri ve beden dilini anlayamamaları ve uygun tepkileri verememeleri de sınıftaki iletişim sorunlarını artırmaktadır (Ackermann-Stoletzky ve Stoletzky, 2004). Buna karşın, çoğu zaman göz ardı edilse de birçok yönden güçlü oldukları da bilinmektedir (Schröder, 2006). Öğretmenler ve anne babalar DEHB’li çocukların güçlü yönleri hakkında bilgi sahibi olduklarında, bu çocuklara ilişkin bakış açıları değişebilmektedir.
DEHB’li öğrencilerin, meraklı ve heyecanlı ve enerji dolu olmaları, diğer insanlarla kolay iletişim
kurabilmeleri, adalet ve adaletsizlik konularında oldukça duyarlı olmaları, sempatik olmaları, risk almayı
sevmeleri, şakacı ve empatik olmaları gibi birçok olumlu özellikleri tespit edilmiştir (Lauth vd., 2007;
Neuy-Bartmann, 2005; Schröder, 2006; Simchen, 2003). Fakat bu olumlu özelliklerinin çevre tarafından
göz ardı edilmesi bu çocukların uyum sorunlarının daha da artmasına neden olabilmektedir. Bu sorunlarla
baş etmede ise özellikle öğretmen davranışları önem kazanmaktadır (Ackermann-Stoletzky ve Stoletzky,
2004). Eğer öğretmenler, bu öğrencilerin meraklarını, enerjilerini ve yaratıcılıklarını, öğrenme sürecinde
yapıcı bir biçimde kullanabilirlerse, sınıf ortamındaki zarar verici davranışları ile daha kolay baş edebilirler
(Ackermann-Stoletzky ve Stoletzky, 2004; Farnkopf, 2002)."
(Mersin Üniversitesi Eğitim Fakültesi Dergisi, Cilt 6, Sayı 2, Aralık 2010, ss.1-10.)
"DEHB yaşayan öğrenciler okulda ve evde birçok sorunla karşılaşırlar. Bu öğrencilerin, öğretmenleri, akranları, sınıf arkadaşları, ebeveynleri, kardeşleri ve kendileri ile pek çok problemlerinin olduğu yadsınamaz. Davranış problemleri nedeniyle hemen sınıfın karıştırıcıları ya da oyun-bozanları olarak ilan edilirler ve böylece öğretmenler ve sınıf arkadaşları tarafından karşı taraf olarak algılanırlar. Bunun yanı sıra diğer insanların sözsüz işaretleri ve beden dilini anlayamamaları ve uygun tepkileri verememeleri de sınıftaki iletişim sorunlarını artırmaktadır (Ackermann-Stoletzky ve Stoletzky, 2004). Buna karşın, çoğu zaman göz ardı edilse de birçok yönden güçlü oldukları da bilinmektedir (Schröder, 2006). Öğretmenler ve anne babalar DEHB’li çocukların güçlü yönleri hakkında bilgi sahibi olduklarında, bu çocuklara ilişkin bakış açıları değişebilmektedir.
(Mersin Üniversitesi Eğitim Fakültesi Dergisi, Cilt 6, Sayı 2, Aralık 2010, ss.1-10.)
PAYLAŞ
0 Yorum
Yorum Gönder